Öykü müz 2010 yılında başladı. 2010 yılının Nisan ayında ailemize yeni katılan kızımızla farkındalığımız arttı.
Yediğimize yedirdiğimize daha önce hiç olmadığı kadar dikkat eder olduk. Sağlıklı kalabilmek için sağlıklı yemek, sağlık üzerine bir hayat inşa etmek için sağlıklı yedirmek gerekiyordu. Karnımızı doyururken aslında neler yediğimizi bilmediğimizi, marketten aldığımız bir çok gıdanın aslında ne kadar çok işlemden geçtiğini fark ettik.
Daha önce sadece -tarihi geçmiş mi?- diye baktığımız son kullanma tarihinin, üretim tarihi ile arasındaki sürenin aslında ne kadar uzun olduğunu fark ettik.
Daha önce sorgulama gereği duymadığımız bu iki tarih aralığının nasıl bu kadar uzun tutulabildiğini düşünmeye ve bu konuda araştırmaya başladık.
Endüstri çağında olduğumuzun farkındaydık ancak yediğimiz her şeyin bu kadar endüstriyelleşmiş olduğunun farkına yeni yeni varıyorduk. Yoğurdumuzu büyüklerimiz sütçüden alıp mayalardı. Cam kaselerin içine mayalanan yoğurtlar kat kat örtülere sarılırdı. Kimi zaman “tutmamış bu sefer yoğurdum” derdi annem, ya da “mayamı tazelemem lazım” … Bazen ekşirdi yapılan yoğurt. Yoğurdumuz ekşiyebiliyordu. Hatırlıyorum pastörize kutu sütler raflarda yerini aldığında ilginç gelmişti bana. Sütçüden 3-5 kg almak yerine, en büyüğü 1 er kg lık kutularda -hem de kaynatılmadan kullanılmaya hazır- sütler ve buzdolabında bile değil… Gerçekten ilginçti. Daha da ilginç olan evde ya da dışarıda her zaman çeşmeden içtiğimiz su bile şişelenmişti. “Kim alır ki?” diye düşündüğümü hatırlıyorum. Yıllar sonra o kadar alışmıştık ki endüstri ürünlerine sanki inekten sağılan süt zehirli, evde yapılan yoğurt kötü ama plastik damacanada güneşte ısına ısına gelen su çok kaliteliydi.
Bu anlamda kendimize gelmemiz 2010 yılına denk geliyor. Ne kadar çok şeyi unuttuğumuzu fark ettik ve başladık birer birer doğrusunu bulmaya. Artık sütümüz sütçüden alınıyor, yoğurdumuz mayalanıyordu. Hazır gıdaların üzerindeki etiketleri –son kullanım tarihi- nden öte detaylıca okumaya başlamıştık. Katkı ve koruyucu madde içerip içermediği, kimyasal kullanılıp kullanılmadığı ya da endüstriyel işlem görüp görmediği önemliydi bizim için. Etiketleri okumaya başladıkça uzaklaştık hazır ürünlerden birer birer. En iyisinin aslında eskilerde olduğunu farkına vardık. Ne varsa eskilerde vardı.
Ve bir arayışa başladık. Katkısız, koruyucusuz, doğal… İş zeytine ve zeytinyağına gelince arayışımız bizi İznik e götürdü. Geçiminin nerdeyse tamamının zeytincilikten elde eden, zeytini zeytinciliği atadan dededen bilen bir yerdi İznik. Herkesin zeytini çok iyi bildiğini gördük burda. Hayatlarının bir parçasıydı zeytin. Hasat zamanında hasat edilecek bir zeytinliği mutlaka vardı herkesin. Endüstriyelleşmenin, fabrikalaşmanın -biraz coğrafi nedenlerden dolayı da olsa- henüz işgal etmediği kendi halinde bir yerdi İznik. Ve burada bulup tanıştığımız, alıştığımız, tuzdan başka koruyucu kullanılmadan tatlandırılan zeytinleri, bir meyve suyu niteliğinde olan İznik’te yetiştirilen zeytinlerin tümüyle mekanik olarak emek yoğun bir şekilde üretilen zeytinyağlarını bizim gibi bu tür ürünleri arayanlarla buluşturmaya karar verdik.
Ve bunu yaparken en iyi bildiğimiz işlerden biri olan internet teknolojisini kullanmak en doğrusuydu. Ancak sanal ortamda olabildiğince gerçek, elle tutulur, gözle görülür ve hatta tadına bakılabilir ürünler sunmak istedik. Bu nedenle ki sizlere gönderdiğimiz ürünlerin yanında ürünün aynısını içeren küçük numuneler gönderiyoruz. Ve diyoruz ki sanki bir şarküteriden alışveriş yapar gibi tadına bakın, beğenmezseniz bize iade edin. Ürün bedelini iade kargo masrafı da bize ait olmak üzere biz karşılayalım.
İyi ürünü güzel ve etik bir şekilde sunmak istedik. İçiniz rahat olsun. Beğenmezseniz iade alıyoruz. Bizim içimiz rahat.
Bugüne kadar bizi mesajlarıyla, yorumlarıyla ve tavsiyeleriyle yüreklendiren, destekleyen tüm İznik Zeytin Evi müşterilerimize teşekkürü bir borç biliyoruz. Onlar artık bizim dostlarımız…
Sizinle de tanışmak üzere,
Bu arada Öykü'müz şu anda 14 yaşında ve 8. sınıfa gidiyor.
Günaydın sevgili İZNİK ZEYTIN EVI 2 gün önce siparış ettiğim muhteşem lezzetteki tuzsuz zeytinimi bu sabah kahvaltıma yetiştirdiniz.Çok mutlu oldum ellerinize sağlık.Hep böyle kalite doğal ve güzel kalmanız dileği ile teşekkürlerimi iletirim:)
İstanbulLezzetli ürünleriniz ve hediyeniz için çok teşekkür ederim.
AnkaraSağlık problemlerinden dolayı tuz yasak. Yıllardan beri tuzsuz zeytin arıyordum. Zeytine hasret kalmıştım. Sonunda tuzsuz zeytin buldum. Tadı harika.Yillardan beri zeytine hasrettim firmanız sayesinde zeytin yedim.Tavsiye ederim.bugun yeniden sipariş ettim.Ellerinize sağlık bizim gibileri düşünüp tuzsuz zeytin yaptığınız için.
Izmır1kg Salamura Siyah Zeytin sipariş vermiştik yanında 400 gr az tuzlu ve 400 gr tuzsuz zeytin de vardı ayrıca yanında gönderdiğiniz hediyeler için de çok teşekkür ederiz henüz tadına bakmadık iftarı zeytinlerinizle açıcaz İnşallah memnun kalırsak tekrardan sipariş vermeyi kesinlikle düşünüyoruz iyi günler dilerim
SAKARYAİznik Zeytin Evi'ni e-postama gelen bir reklamla tanıdım. İstanbul'da bulamadığım kaliteyi yakalamak için siyah sele zeytin, yeşil çizik, yeşil köy kırması zeytin ve 3 çeşit zeytinyağını tatma fırsatı buldum. Hepsi de çok iyi ve kaliteli. Özellikle siyah sele zeytin, yeşil zeytin köy kırması ve erken hasat zeytin yağı mükemmel. Ürünleri almaya devam edeceğim.
Ayrıca Ilgın Hanım'ın müşteri ilgisine teşekkür ederim.
Tuzsuz zeytin alabileceğim bir yer ararken buldum İznik Zeytin Evini. Annem ve babam tansiyon hastası onlar için araştırıyordum. Sonunda böyle bir yer bulduğum için şanslıyım. Artık doyasıya ve iştahla tüketiyorlar zeytini.
AnkaraMerhabalar,
İznik Zeytin Evi'ni internetten buldum, yorumları okuyarak biraz da çekinerek Tuzsuz Zeytin şiparişi verdim.
İşletme sahibi sipariş sonrası iletişime geçti, yaklaşımı olumlu ve çok kibardı.
Ürünler bir günde kapıda ödeme ile elime ulaştı, zeytinlerin tadı gerçekten çok lezzetli, tavsiye ederim..
Defalarca alışveriş yaptım zeytin, zeytinyağı, sabun, elma sirkesi hepsinden memnun kaldım. Çok teşekkürler.
istanbulİNTERNETTE KALİTELİ ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI ARAŞTIRMASI YAPARKEN TESADÜFEN BU SİTEYİ BULUP HEMEN TAŞ BASKI ZEYTİNYAĞI VE İZNİK İRİSİ SİYAH ZEYTİN SİPARİŞİ VERDİM. SİPARİŞİM ÇOK ÖZENLE PAKETLENİP EN KISA SÜREDE GÖNDERİLDİ. HER İKİ SİPARİŞİMİN TADI, LEZZETİ MÜKEMMEL. İZNİK ZEYTİN EVİ SAHİPLERİ TARAFINDAN DA TELEFONLA ARANIP ÜRÜNÜN ELİME GEÇİP GEÇMEDİĞİNİN VE ÜRÜNÜ BEĞENİP BEĞENMEDİĞİMİN SORULMASI AYRI BİR NEZAKET OLDUĞU GİBİ SATICININ ÜRÜNÜMÜ SATAYIM GERİSİ BENİ İLGİLENDİRMEZ DÜŞÜNCESİNDE OLMADIĞINI GÖSTERMEKTEDİR. SATIN ALDIĞIM BU ÜRÜNLERİ TEKRAR SİPARİŞ VERECEĞİM. HERKESE TAVSİYE EDERİM. TELEFONLA ARAYAN HANIMEFENDİYE TEŞEKKÜR EDERİM.
ZONGULDAKFiyat biraz yüksek olmasına rağmen çok kaliteli zeytin. Zeytini çok sevdiğim için o hafif acılığınıda almadım. Ayrıca koliden çıkan çam sakızı çoban armağanı hediyenize de teşekkür ederim..
İstanbul